Çok uzun zaman olmuş yazmayalı. O zaman kocaman mavi bir sevgiyle kucaklıyorum sizi.
Hayatımda o kadar çok şey değişti ki… Bugün size çok mutlu, neşeli o Işık olarak yazabilir miyim bilmiyorum ama hep geldiğim gibi geldim buraya. Filtresiz, gölgesiz, düzeltmeler olmadan…
Şöyle bakıyorum da bir sene de çok şey değişti bende. Önce dedeciğimi kaybettim. Depremle beraber yakınlarımı, arkadaşlarımı kaybettim. Daha sonrasında biricik annemi… Üst üste gelen kayıplarım en son annemin kaybıyla içimde ki o maviye kocaman bir siyah kondurdu. Zordu. Zor…
Bilincimi çok zorladım farklı yönlerden bakmaya, büyümeye. Büyümek yazdım evet sanırım çocuk kalbim biraz kırgın bu aralar. Biraz daha büyümek deniliyor galiba bu gibi durumlarda. Bazı öğretilerin şu an ki bilincime ağır gelmesiyle beraber yeni bir bakış açısıyla uyandığım bir zaman aralığındayım. Dünyevi olarak veda ettiğim sevdiklerimi nasıl hissederim, nasıl yaşarım onlarla? Bu gibi sorularla geçiyor günlerim biraz da. Eee başka değişikliklerde var hayatımda.
Aşk olarak yaptığım öğretmenlik mesleğine nokta koyarak bir başka aşk olarak yapmaya başladığım bir mesleği icra ediyorum. Artık profesyonel koçluk yapıyorum. Kendimi geliştirmek için bir çok eğitim alıyorum. Bir sene önce başladığım bu yolculukta ben de çok şey öğreniyorum. Meslek demek yerine yeni yolculuğum demek daha çok doğru olur sanırım. Bu yolculuğuma en çok ışık tutan bu eğitimler ve burada tanıştığım güzel insanlar… Öğretmen olduğum için pişman değilim. Evet senelerce öğretmenlik yaptım. Hem de aşkla. Fakat yollarımızın ayrılması gerektiği artık içimde ki aşkın bitmeye başladığını, aynı heyecanda olmadığımı hissetmeye başlamıştım. Bana çok şey öğretti. Ben öğretirken öğrendim. Güzel yürekli çocuklarımla birlikte…
Gün gelir bu nokta virgüle döner mi bilmiyorum. Ama bildiğim yeni, beni heyecanlandıran ve aşkla yaptığım bir meslek edindiğim. Daha önce çocukların yüreklerine dokunup bana dokunmalarına izin verirken, şu an tüm insanların hayatlarına dokunabileceğim bir meslek edinmiş olmak belki de bana çok iyi geliyor. Bir çok şey öğrenmek, bu yolculukta kendimi keşfetmek, yeni bir çok insanla yolumun kesişmesi ruhuma bana iyi geliyor.
Yollar bitiyor. Başka yollar çıkıyor karşımıza. Bir çok şey yaşıyoruz. İyi, kötü… Ama hepsi bizi biz yapan, yapmaya çalışan olgular. Nereden bakmayı bilirsek oradan görüyoruz. Güzel annemin bana öğrettiği en güzel şey SEVMEK… Koşulsuzca sevip, koşulsuzca affetmek… Bana öğrettiği şeylerle, anılarla onu yaşatmaya devam edeceğim. Bu benim yolum. Ve bedenen, ruhen , anılarıyla, bana öğrettikleriyle yoluma denk gelmiş herkes, yolumda bana bir renk katmak belki de kendimi bulmam için var oldular. Herkesin bir görevi var hayatımızda. Görevlerini tamamlayıp belki de başka bir yolculuğa çıkıyorlar. Ve benim güzel annem, dedem ve arkadaşlarım eşsiz bir yolculuğa çıktılar. Ben de yolumu en başta kendimle, ailemle, sevdiklerimle, mesleğimle ve yoluma çıkan tüm güzel insanlarla, hayvanlarla ve işaretlerimle yürümeye devam edeceğim. En güzel şekilde, en güzel mavilerime tekrar rastlayarak.
Hı bu arada bir köpeğimiz daha oldu (: Karamel. Hayatıma neşe katan yaramaz bir kız (: Köpeklerimiz, kuşlarımız, balıklarımız… Aİlemle evimizin içinde zenginiz. Eksildik demek istemiyorum. Daha çok çoğalarak, daha çok umutlu ve huzurlu olarak dilerim ki. Mavilerime daha çok bulaşıp daha çok buraya geleceğim. Haftaya İzmir de bir inziva kampına katılacağm. Bakalım beni orada neler bekliyor(: Mavi toplayalım(: Yazım yanlışlarım, devrik cümlelelerim olduysa affola. Çok uzun zaman olmuş yazmayalı. İçimden de gelmişken aniden attım kendimi buraya(: Sizleri seviyorum. Bir şekilde yolumun düştüğü, kalbime zihnime dokunan herkesi… İçimizde ki mucizeleri unutmayalım. Biriciğiz, özeliz, her birimiz eşsiziz.
‘Bir kez kendini bulmuş olan kişinin bu yeryüzünde yitirecek bir şeyi yoktur artık. Ve bir kez kendi içindeki insanı anlamış olan bütün insanları anlar. ‘